Son Gün Kişileri
Anne karnındaki son gün; ertesi günden itibaren artık annemle arama biraz mesefa koymak zorunda olacağım gün. Hayatımın ilerleyen yıllarında aklıma Woody Allen'in "annemin ölmesini istemiyorum ama yok olmasını istiyorum" sözünü hatırlayacağım olaylar yaşayacağım ama belli bir noktadan sonra o mesafe ne açılacak ne de kapanacak. dünyanın çekimindeki ay gibi olacağım, parlak ve küçük ve hep aynı yörüngede.
Okuldan önceki son gün; çantam, beslenme çantam ve içi ucu açılmış kalemlerle dolu kalemkutum bir köşede duruyorlar. Ütülenmiş önlüğüm ve kolalanmış yakam kapının koluna asılı. Okumayı televizyon programı sayesinde sökmüş olmanın hafif bir rahatlığı varsa da heyecan sonucu miğde ısınması, kalp çarpınıtısı ilk defa hissediyorum. Hayatımın geriye kalanında hep benimle olacaklar. Benden çok şey bekleniyor aslında bir de bunu biliyorum ama sadece beş yıllık barutum olduğunu bilmiyorum. Altıncı yıldan itibaren gelen zincirleme başarısızlık süreci iş hayatına da taşınacak ve ben yirmisekiz yaşımda yıllarca boşa çıkan beklentileri karşılamak ve kendimi sevdirmek için son kartımı oynayacağım: yazmaya başlayacağım.
Okulun son günü; Kopmayız biz arkadaşlar, hiç olur mu öye şey?
İlk ilişkinin son günü ikinci ilişkinin üçüncü gününe tekabül eder.
İş yerindeki son gün, şimdiye kadar bir kere deneyimlediğim tecrübe. Yüksek ısılı rekabatte yağ gibi eriyip gitmem, beynimi yakmam, ruhumu gömmem ve kişiliğimi kaybetmem sonrası ertesi günden itibaren yeniden başlayacak olmanın heyecanını duymam. Ertesi gün olması ve fakat hasarın sandığımdam çok ağır olması. Ertesi gün olması ama hiçbir şeyin başlayamaması.
İkinci ilişkinin son günü üçüncü ilişkinin üçüncü haftasına tekabül eder. Bu seferki kararsızlık daha uzun sürmüştür.
Evlenmeden önceki son gün diye bir gün olacak mı bilemiyorum. Ama olursa -iyi anlamda- unutulmaz bir gün olsun.
"Hapise girmeden önceki son gün" edward norton'u her gördüğümde aklıma gelen gün. Kaçsa olmaz mıydı? Neden olmasınıdı? Neden olmasındı?
Üçüncü ilişkinin son günü; Hiç yaşamak istemediğim gün
Hayatın son günü; Zurnanın zırt diyeceği gün. Aynı zamanda her gün durup ciddi şekilde hakkında düşündüğüm gün. Kanlı mı olacak kansız mı? Göstere göstere mi gelecek yoksa sürpriz mi? Hangisi daha iyi peki, ani olması mı yoksa herkesle vedalaşmaya fırsat tanıması mı? Son günün sonrasında ne var? Bir şey varsa o gün gerçekten de son gün sayılır mı? Peki biteceğini bile bile hiç bitmeyecekmiş gibi yapmak nasıl bir manyaklıktır yarabbim? Madem ki bitecek ve ben bunu biliyorumo zaman insiyatifi elime alsam olmaz mı? Nah alırım öyle değil mi...Ulan var ya... Neyse ya yeter bu kadar.
evrandir@gmail.com