Motivasyon / Muhasebe (boş vites)

Çok kalabalığız be! Sabah kalkar kalkmaz kafanızda bu düşüncenin olması yoruyor adamı. Dünyayı kurtaracak fikirlerim hep bu konuya gelince suya düşüyor. Kalabalıklaştıkça teker teker değerimiz düşüyor. Tüm canlıları borsadaki şirketler gibi düşünsek, hisselerimiz çok düşük rakamlardan işlem görüyor (bunu düşününce gidip istifra etmeye çalıştım). Daha dün okudum en zengin %1’in toplam serveti kalan %99’unkini 2016’da geçecekmiş. En zengin 80 kişinin servetleri son 5 senede ikiye katlanmış. Tarihin en “güçlü” canlıları bunlar. “Dünya şuna buna kalmamış, bunlara mı kalacak?” diyebilirsiniz. Kalacak gibi gözüküyor. Bir ara Bush’ların soyağacını incelemiştim de, Yedi ceddi fabrikatör aq. Doğa bizim kalan %99’un yapamadığını yapacak diye umut ediyorum. Gene biz yanıcaz tabii. Bu 80 kişinin bir uzay aracı yapıp uzaması ihtimal dışı değil. Uzaya da sürekli zenginlerin para vererek çıkmaya başlaması da güzel bir kanıt. Ulan uzaylıların ilk bu 80 zenginle tanıştığını düşünüyorum da. Afakanlar basıyor. Bu düşüncelerle uyandım inanmazsınız. Darağacı mizahına dalalım diyorum sonra da acaba bu Yahudi Lobisinin bizi ayakta s..mek için kullandığı bir yöntem mi diyorum. Üst Akıl diyorum, Lobi diyorum. Sonra acıktığımı ve kan şekerimin düştüğünü fark ediyorum. Üstüne karabiber serptiğim jöleyi yutup, yanında da 3 gündür buzdolabında duran patlıcan yemeğini ısıtmadan yiyorum.

İnterneti açtım. Robin Williams’ın sanırım Fisher King’deki bir sahnesinin fotosunun üzerine: ”Clinton ve Bush başkanlık yarışında – Bir Jurassic filmi sinema salonlarında 1 numara – Önümüzdeki ay da bir Terminatör filmi vizyona giriyor / HANGİ YILDAYIZ?” yazmışlar. Isıtıp ısıtıp önümüze getirme deyimini burada kullanabiliriz, hatta bu yazının görselini de bir mikrodalga fırın yapabiliriz. Kapitalizmin gelişerek değişme gibi derdinin olmadığının en güzel örneği. Tekrara bağla, işgüzarlık yapma. Ben buna isyan amaçlı olarak patlıcanı soğuk yedim mesela.

Hap ticareti yapan, pardon eczacı diyorduk onlara, bir tanıdığımız vardı. Hayatımın ilk Z raporunu onun eczanesinde almıştım. Günün muhasebesi. Çok güzel bir duyduydu. Kasanını uzun uzun zorlanma sesleri çıkararak size uzunca bir kağıt vermesi. Lisede bir öğretmenimin derdi; “Her dersten sonra bu derste ne öğrendim diye muhasebenizi yapın.” Öyle hani babacan bir hoca da değildi. Sözlüye kaldırıp, ben anlatırken uyuyup sonra da zayıf not verdiğini de bilirim. Ama o dediği laf tabii o nottan daha önemli. Hayatına devam etmeden önce muhasebe yapmalı, temeli kontrol etmek lazım. “Napıyorum lan ben?” dürtmesi iyidir. Facebook’a eklenmelidir. A tabii o hocam da Yahudi’ydi, bilemiyorum.
Umut, devam etme gücü, motivasyon! Bunlar sevdiğimiz laflar tabii. Ama bugüne devam etmek zor. Sıcak bir kere. Bir popçu zamanında “Sıcak, çok sıcak, daha da sıcak olacak,” diye bir şarkı yapmıştı. Hani küresel ısınmadan aşırı hoşlanan, “yanalım aq!” diye düşünen bir arkadaştı galiba. Popçu deyince de şaşırtıcı şekilde aklıma müzik geldi. Süpermarketlerde çalan müziklerden derlediğim karışık CD’yi koydum. Basları kısıp, tizleri köklüyorum. Bu dakikalarca dönen basit pop loop’ları (“Get Lucky” de çalıyor süpermarketlerde. Sanırım Daft Punk da çok büyük bir projenin parçası) genelde bayılmama neden olur. Siesta için iyi bir vakit. Bu CD’nin güzelliği ayrıca kötü sistemde dinlemenin elzem olmasıdır. “Müzik pikaptan dinlenir aga” diyenlerin o %1’in içinde olduklarından kıllanıyorum. Yeri gelince de burada aklımdan çıkmayan bir şarkı sözünü sizlerle paylaşmak isterim: “hadi lan bir adım geri at / al sana şebekeden bir nasihat / hakikati tattır, birbirimizi desteklememiz şart / fakat unutma bizi yaşatan tabiat”

Hayvan gibi bir hafızam var. Daha spesifik olmam gerekirse; fil gibi. Ama devam edebilmek için geçmişin yüklerini atmamızı isterler. Geçmişte ağır bir şey taşıyıp fıtık olduğumu hatırlarım. Ağrısı hâlâ da yer yer hortlar unutamam. Lobotomi daha kolay be! “Bunlar sistemin seni uyumlu yapmak için uydurduğu şeyler. O bütün antidepresanlar dostum..!” dedim geçen birine. “Benim de öyle bir dönemim olmuştu,” dedi. O biri dediğim de büyük ihtimalle ben olabilirim zira uzun süredir başka bir insanla konuşmadım. Neyse ben başka bir şey diyecektim. Neye olursa olsun bir şeye devam etmeden önce, aslında o bir şey de safi mücadele sanırım, içtik-sıçtık defterlerini gözden geçirmek, “n’apıyorum lan ben?” diye sormak iyi olur. Çünkü evrim kafasıyla gidersek, anlık çözümler üretir, düşünmeden hareket edersek, başımız ezilir, soyumuz tükenir. Akıllı olursak, o zaman belki şu %99 belki biraraya gelir ve doğayı da yanımıza alıp %1’i s…riz. Plaklarını kırarız.
Yatmadan önce her zamanki rutinim olan, Mick Jagger’ın caka satma dansını ettim, Bane’in taklidini yaptım, çok hızlı şekilde iki kere “yüksek seçim kurulu” dedim.

…devam ediyorum… hâlâ… kendihayat@gmail.com