HAUSCHKA’nın Hazırlanmış Piyanosu


Rammy Roo
Alman müzisyen Volker Bertelmann’ın projesi Hauschka, Mart ayında yeni albümü Abandoned City ile çıkageldi. Temporary Residence etiketiyle yayınlanan albüm tamamen piyanodan çıkan seslerle örülü.
 
Hauschka’nın en ilgi çekici yanı, bestelerini enstrümanın sonik perspektifini genişletmenin esas alındığı hazırlanmış piyano (prepared piano) ile kaydetmesi. Örneğin, piyano yaylarının arasına kağıtlar sıkıştırmak veya bozuk para, çivi, mandal gibi materyallerle enstrümanın doğal tınısına müdahale etmek...
 
Hazırlanmış piyano denince akla gelen ilk isim John Cage tabii ki. Fakat Hauschka’nın müziği için, Cage’in, 1940’lı yıllarda yarattığı avangard yaklaşımı referans aldığını iddia edemeyiz. Öyle ki, Bertelmann bu işe başladığında Cage’in varlığından bihaber olduğunu söylüyor. Fakat Hauschka’ya özgünlük getiren nokta da burada başlıyor aslında. Modern besteciler, farkında olsunlar ya da olmasınlar, popüler müzik estetiğine her zaman etki etmişlerdir. Bir Rihanna veya Lady Gaga şarkısında bile, gürültü (aslında noise) elementleri önemli yer teşkil eder. Hauschka da ise hazırlanmış piyanonun görevi, sesin kendi felsefesine dair çıkarımlar yapmamıza pek olanak sağlamasa da, Cage ve öncesinden gelen müzikal bilginin bugünün popüler müziğinde akıllıca ve başarıyla uygulanmasına bir örnek olarak gösterilebilir.
 
2005 yılında Köln menşeli plak şirketi Karaoke Kalk’tan yayınlanan ikinci abümü The Prepared Piano, Volker Bertelmannın hazırlanmış piyano ile kendine has ambient / elektronica karakterini erkenden oturttuğu ve üretkenliği neticesinde de Hauschka’nın uzun soluklu bir iş haline gelmesinde önemli rolü olan bir albüm. Hauschka’nın on yılına 11 stüdyo albümü sığdırmış olmasını bu bağlamda başarı olarak kabul edebiliriz.
 
Mart ayında yayınlanan son albüm Abandoned City’deki 9 parçanın her biri, dünyanın farklı yerlerindeki ıssız şehirlerden almış adını. Çernobil faciasının merkez üssü Pripyat, İtalya’nın bitmek bilmeyen toprak kaymalarından dolayı 1960’larda terkedilmiş kasabası Craco, Tayvan’da geleceğin evleri olarak tasarlanan fakat yatırımların yetersiz kalmasıyla “geleceğin yıkıntıları” olarak anılmaktan öteye gidemeyen şehri Sanzhi Pod City gibi.
 
Albüm, Hauschka’nın daha önceki albümlerindeki klasik yaylı düzenlemelerinden vazgeçildiği, bunun yerine elektronik dozunun biraz daha yükseltildiği bir albüm olmuş. Aslında bu albümde piyano dışında bir enstrüman kullanılmamış. Siz yine de “Ama şu parçada yaylılar var” diyebilirsiniz. Abandoned City genel hatlarıyla, Bertelmann’ın kimi zaman Nordiklere göz kırpan alışıldık ambient anlayışından ziyade, 2011 tarihli albümü Salon Des Amateurs gibi ritmik paternlerin hegamonyasında. Albüm için bir nevi karanlık dans müziği yakıştırması yapmak yanlış olmaz sanırım.
 
Küçük yaşlarda piyanoyla tanışan 1966 doğumlu müzisyenin, eczacılık ve daha sonra da ekonomi eğitimini, sırf müziğe yoğunlaşmak istediğinden dolayı yarım bırakması hoş bir dipnot.
 
Düsseldorf’ta mütevazı hayatına devam eden Bertelmann’ın Hauschka için yarattığı müzikal yol ve anlayışın istikrarını koruyacağından şüphemiz yok. Ancak besteciliğindeki yaratıcılık dozunu hazırlanmış piyanosunun olanaklarıyla hangi sınırlara taşıyacağı merak konusu.

 

  rammyroo@gmail.com