SİNEMANIN 10 İSİMSİZ KARAKTERİ
Semra Uygun
Drive (2011) - Driver: “Sürücü” gündüzleri tehlikeli sahnelerin dublörlüğünü, geceleri tehlikeli soygunların şoförlüğünü yapmaktadır. Hiç arkadaşı olmayan, sessiz bir tiptir. Onun hakkında bildiklerimiz bu kadar. Kimliği, hobileri, burcu, en sevdiği renk ne, çayına kaç şeker atar, ıssız bir adaya düşse yanına 3 tane ne alır bilmeyiz. Çünkü Irene, kocası ve mafya üçgeninin ortasında, araba sürmekten başka kurtuluşu yoktur.Bu tehlikeli üçgende “Sürücü” olarak kalmak en güvenlisidir. Bir “Standart” değil en azından.
Zombieland (2009) - Columbus: Utangaç bir geek olan Columbus kendine lakap olarak bu ismi seçmiştir. Zombi istilasında hayatta kalan 4 kişiden biridir. Amacı ailesini bulmak ve Hollywood ünlülerinin malikânelerini ziyaret ederek, zombilerle nasıl yaşadıklarını keşfetmektir. (Mesela Bill Murray zombi taklidi yaparak hayatta kalmayı başarmıştır.) Beyinlerin cips niyetine yendiği, herkesin schnitzel’den hallice olduğu, süpermarketlerde kasadan para ödemeden çıkılan post apokaliptik bir dönemde; isim o kadar da mühim bir şey değildir.
Hero (2002) - Nameless: Eski Çin’de en güçlü kural koyucu Qin’i öldürmek isteyen birtakım pofuduk takma isimli kötü adamlar vardır. Bunlar Kırık Kılıç, Uçan Kar ve Gökyüzü’dür. Tanınmayan, isimsiz biri bu üçünü de haklar. İsimsiz, halkı temsil eden, kahraman olarak anılmak istemeyen bir kahramandır. Peleriniyle göklerde kuyruk izi bırakan, göğsünde kocaman S harfiyle adeta ben buradayım diyen, bir vuruşta 50 adam deviren süper her şeye karşıdır. Fakat ne kadar uğraşırsa uğraşsın İsimsiz’ken Kahraman olmasının önüne geçemez. Oysa ki hâlâ isimsizdir.
Kill Bill I-II (2003, 2004) - The Bride: Aslında gelinin bir ismi vardır: Beatrix Kiddo. Fakat filmde zincirleme intikam tamlamasını başlattığı mesele, gelin olmasıyla alakalıdır. En mutlu gününde, düğününde, beyazlar içinde öylece yaşadığı trajedi onu kısaca ve özce “Gelin” yapmıştır. Düğünü Bill ve adamları tarafından sabote edilmiş, kocasını ve dostlarını kaybetmiş, 4 yıl komada kalmış ve bebeğinden olmuştur. İntikam almak için bütün şartlar sağlanmıştır yani. Gelin, düğününde altın takmayan Bill’den çok pis intikam alacaktır.
Fight Club (1999) - The Narrator: Filmde üst benliğin, ikinci kişiliğin, egonun bile bir ismi vardır ama kapitalizmin ezdiği hikâyecinin bir ismi yoktur. (Hatta olası bir tümörün bile olası bir ismi vardır: Marla.) Her gün evimize mobilya, fotoğrafımıza like almak için işe giden bizler, yeni dünya düzeninin isimsizleri değil miyiz zaten? Siz bize kısaca 02 Melih ya da 11 Eray diyebilirsiniz. Dövüş Kulübü’nün birinci kuralı: Dövüş Kulübü hakkında konuşmayacaksın. Dövüş Kulübü’nün ikinci kuralı: İsim neydi senin?
Reservoir Dogs (1992) - Mr. White, Orange, Blondie, Pink, Blue, Brown: Siyah takım elbise giyen, sürekli küfreden, şiddete meyilli bir grup soyguncunun rengarenk kod adları vardır. Beyaz, Turuncu, Sarışın, Mavi, Pembe ve Kahverengi denilen bu adamlar; isimlerinin aksine pek de renkli kişilikler değillerdir. Mesela Sarışın, yarım ekmek döner keser gibi kulak keser. Turuncu, ellerine ve yüzüne limon kolonyası sürer gibi kan sürer. Pembe, tatlış adına rağmen huysuzdur. Brown ise kendisine “bok rengi” der. Tarantino, 5 rengi kullanarak kanlı ve absürd bir tablo yaratmıştır.
The Seven Year Itch (1955) - The Girl: Marilyn Monroe bu filmde “Kız” olarak geçer ama havalandırma yüzünden açılan eteğini tatlı ve seksi bir şekilde kapatmaya çalıştığı poz başlı başına bir isme, nüfus cüzdanına, vatandaşlık numarasına sahiptir. Çünkü bu pozu nerede görsek o kız gelir aklımıza. Hatta bu pozu nerede görsek Marilyn Monroe gelir aklımıza. Sayesinde rüzgâr ve mazgal bile ünlü olmuştur. Beyaz elbise bu hareketiyle epey isim yapmıştır.
The Big Lebowski (1998) - The Dude: O bizim ahbabımız, o bizim kankamızdır. Bornozuyla takılan, her zaman White Russian içen, terlikle markete giden, rahat bir adam olduğu için severiz onu. Verdiği en dişli ve ciddi tepki “a öyle mi?, bok, lanet, hadi ya, aman boş ver” gibi şeylerdir. Nihilistliği bile yorucu bulur. Bowling’de hiç atış yapamaz, sürekli esneyen, tembel bir patates çuvalıdır. Tüm bu özellikleriyle adeta bizden biri gibidir. Bu yüzden bir ismi yoktur. Hepimiz Dude’üz.
The X Files (1993 - 2016) - Cigarette Smoking Man: Gizli Dosyalar’ın mütemadiyen sigara içen komplocu kişisidir. İsmi de dümdüz, tertemiz bir mantıkla buradan gelmektedir. Aslında en büyük komplosu sigarasıdır. (Çakmağının üstünde “trust no one” yazar.) Elektronik sigaraya geçmeyi hiçbir zaman düşünmeyen bu adam, bir yandan sigaraya özendirirken bir yandan da sigarayla savaşanlara ve kamu spotlarına savaş açar. Fakat dünyanın sigarasını da içse, ne sabahları öksürük krizine girer ne de akciğer kanserinden ölür. Ya içine çekmiyordur ya da uzaylıdır.
V For Vendetta (2005) - V: V geleceğin İngilteresi’nde bir halk uyanışı başlatan, ismini Vendetta’nın V’sinden (belki de Victory’den), maskesini Guy Fawkes’ın yüzünden alan bir karakterdir. Bir ismi, yandığı için bir bedeni ve köleleşmiş toplumda bir yeri yoktur ama bir ruha sahiptir. Bunu da “Bu maskenin altında etten fazlası var. Bu maskenin altında bir fikir var ve fikirler kurşun geçirmez” sözleriyle kanıtlar. “Hababam Sınıfı olsak da Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’ni ezbere biliriz” diyen Hababam Sınıfı misali, esprili olsak da bu maddede ciddiliğimizi korumasını biliriz diyoruz.
semra_uygun@yahoo.com